Kivi ağaçları, Güney ve Güneydoğu Asya'ya özgü asmaya benzeyen odunsu ve tırmanıcı bir bitki türü olan Actinidia deliciosa ile bu türün diğer Actinidia çeşitleri arasındaki melez türlerden üretilen kültivar grubundaki bitkilerdir. Bu bitkilerin yenilebilen meyveleri de kivi olarak adlandırılır. Ticari olarak önemli kivi kültivarları şunlardır:

Kivi ağaçları, Doğu Asya kökenli olup aslında Çin'den gelmektedir. Çok yıllık bir bitki türüdür ve meyvelerinde bol miktarda C vitamini bulunur.

Kivi ağaçları, Çin'in güney bölgesinde bulunan Yangtse Vadisi'ne özgü bir bitki türüdür. İlk olarak Avrupalı yetiştiriciler tarafından 1850'li yıllarda keşfedilen bu bitki, 1900'lü yılların başlarında Amerika, İngiltere ve Yeni Zelanda'ya yayılmıştır. Kivi meyvesi, ilk olarak 1904 yılında Yeni Zelanda'ya getirilmiştir. 25 yıl boyunca üretici bahçıvanlar tarafından yetiştirilip geliştirilmiş ve özellikle büyük meyve veren cinsleri seçilerek 1935 yılında Kaliforniya, Chico'da bulunan 'Plant Introduction Station'a gönderilmiştir.

1960 yılında uzman araştırmacılar, Kaliforniya'da uygulanabilir farklı metotlar geliştirerek çiftçileri bu yeni bitkiyi yetiştirmek için cesaretlendirmişlerdir. Bunun sonucunda 1970'li yılların başlarında yeni bir endüstri doğmuştur. Türkiye'ye ise anavatanı Çin'den 1980'li yılların sonunda getirilerek yetiştirilmeye başlanmıştır. C vitamini deposu olan kivi ağacının meyvesi olan kivinin üretim oranı, 2003 yılında 5 bin 500 ton iken, 2012 yılının sonlarında bu oran yaklaşık 7 kat artarak 37 bin 247 tona yükselmiştir.

Kivi ağaçları, üzüm benzeri odunsu, büyük gövdeli ve yapraklarını her yıl döken bir asma türüdür. Bu asmalar 5'er metre mesafelik aralarla ekilir ve 1,5-2 metre yükseklikteki çitlerle desteklenir. Kuvvetli asmalar; sürülmüş bir toprağa, sık sulanmaya ve sert rüzgardan korunmaya ihtiyaç duyar. Ağaç, sağlıklı olarak yetişmek için ılıman iklime ihtiyaç duysa da filizlerinin gelişmesi için kış soğuğuna ihtiyaç vardır. Üçüncü yaştan itibaren meyve vermeye başlar.

Kivi ağaçları, Mayıs ayında çiçek açmaya başlar ve verdiği meyveler Ekim ayı ortasında ve Kasım ayında hasat edilir. Karadeniz bölgesinde yağış oranı fazla olduğundan sıcaklık düşük olur ve bu sebeple olgunlaşma Aralık ayını bulabilir. Meyveleri yaklaşık bir tavuk yumurtası büyüklüğünde, 80-100 gram ağırlığında ve kahverengi kabuğunun tüy ile kaplı olması dış görünüşünü pek çekici kılmasa da içi ferahlatıcı ve hoş bir tada sahiptir.

Meyve olarak tüketilebildiği gibi aynı zamanda meyve salatalarında, tatlılarda ve çoğunlukla yaş pastalarda yüksek oranda tüketilir. C vitamininin yüksek olmasının yanı sıra protein ve mineral bakımından da zengin olması sebebi ile sağlık meyvesi olarak da bilinmektedir. Kivi meyvesi, zengin besin değerleri yanında tıp alanında da kullanımı söz konusudur. Çin'de yapılan analizler sonucunda, meyve suyunda bulunan çeşitli maddelerin kansere sebep olan faktörleri engellediği ortaya çıkmıştır. Ayrıca bazı tıbbi içeceklerle tüketildiğinde astım hastalığında, öksürük kesici ve nefes açıcı olarak kullanıldığı açıklanmıştır.